The Conjuring 2(Korku Seansı) Gerçek Hikayesi

The Conjuring 2(Korku Seansı) Gerçek Hikayesi

The Conjuring 2’nin de serinin ilk filmi gibi gerçek olaylara dayandığını biliyor muydunuz?

Filmin yönetmenliğini serinin ilk filminde olduğu gibi James Wan’ın üstlendiği, Carey Hayes ile Chad Hayes’in senaristliğini yaptığı ve başrollerini Patrick Wilson(Ed Warren) ile Vera Farmiga’nın(Lorraine Warren) paylaştığı The Conjuring’in devam niteliğinde filmidir.

IMDb: 7,4

Uyarı: Bu içerik spoiler içerir.Anlatılan olaylardan kolay etkilenen kişilerin site içerisindeki

başka içerikleri okuması önemle rica olunur.


1970’li yılların ortalarında yalnız bir anne olan Peggy Hodgson,dört çocuğu ile beraber(Janet,Margaret,Billy ve Johnny Hodgson) Kuzey Londra’da ki Enfield’e taşınırlar.30 Ağustos 1977 yılında olaylar yaşanmaya başlamıştır.Kızlar bir gece yarısı annelerini uyandırarak üst kattan yani erkek kardeşlerinin odalarından garip sesler geldiğini söylerler.Kızların söylediklerine göre çocuklar gece yataklarını odanın içinde gürültülü bir şekilde sağdan sola çekiştirirler. Anne kızlara odalarına dönüp,uyumalarını söyler.Bu sesler sonra ki gecelerde devam etti.

Anne Peggy’de üst kattan sesler geldiğini fark eder ve üst kata çocukların odasına bakmaya çıkar.Odaya girdiğinde yatağın yanında ki komodinin hareket ettiğini görür.Durdurmak istediyse de başarılı olamadı.Aile olaylar karşısında iyice korkmuş ve polis çağırmaya karar vermişlerdir.Eve gelen polisler evde hiç bir şey bulamaz ancak polis memurlarından biri evde dolaşırken bir sandalyenin hareket ettiğini görür. Yeri ve sandalyeyi birkaç kez kontrol etmiş ancak ip ya da bağlantı noktası gibi bir şey bulamamıştır.Eve zorla girildiğine dair bir ip ucu bulunamamış olsa da,evde kendi kendine hareket eden nesneler içinde mantıklı bir açıklama yapılamamıştır.

Polis memuru bu olaylardan bahsettikten sonra ailenin yaşadığı olaylar çığ gibi büyümüş hatta gazetelere kadar taşınmıştır. ‘Daily Mirror’  gazetesinden bir adam eve gelmiş ve aileyle görüşmüştür. Fotoğraf çekmek istediği sırada salonda bulunan bir takım eşyalar odanın içinde savrulmaya başlamış ve evde bir panik havası olmuştur.

Olaya dahil olan ve aileye yardım etmeye çalışan isimlerden biri paranormal araştırmalar yapan Maurice Grosse olmuştur.

*İlk hikayede ve serinin ilk filminde olduğu gibi ünlü araştırmacı olan Warren çifti değildir.Onlar sadece eve davet edilmedikleri halde eve birkaç kez gelmişlerdir.Bilinenin aksine olaya fazla dahil olmamışlardır.

Bu araştırmalar esnasında hem evde olanlar hem de Maurice Grosse gibi araştırmalara katılan insanlar ev içinde pek çok paranormal olaya şahitlik etmişlerdir.Sürekli şeytani bir ses duyulmakta,eşyalar kendi kendilerine hareket etmekte ve boş odalardan köpek havlama sesleri duyulmaktaydı. Panormal araştırmacıların yanı sıra ailenin komşularından bazıları da olaylara tanık olmuşlardır.Evde çok garip ve açıklanamayan olaylar devam etmekteydi.

Bunların hiç biri ailenin küçük kızı Janet’ın başına gelenler kadar korkunç olmamıştı.Filmden de hatırlayacağımız gibi bir takım insanlar tarafından da küçük kızın sadece yataktan atladığı düşünülse de,ailenin kesinlikle öyle olmadığı,

Hatta bir takım güçler tarafından ayaklarından sürüklendiğini gördüklerini söylemişlerdi.Pek çok kez bilinçsiz halde bulunmuş,oturduğu sandalyenin havalandığı görülmüştür.(Sizce de yeterince tüyler ürpertici değil mi?). Söylenenler ise Janet’a birden fazla varlığın musallat olduğuydu.Bu varlıklardan birinin de seneler önce bu evde yaşamış ve yine bu evde hayatını kaybeden Bill Wilkins olduğu yönündeydi.

*Eğer izlediyseniz,salonun bir köşesinde sandalyede oturan bu adamı ve sahneyi hatırlıyor olabilirsiniz.

Bill Wilkins’ın ailenin küçük kızı Janet ile kurduğu iletişimde ‘’ Ölmeden önce kör oldum,daha sonra kanamam oldu,uykuya daldım ve köşede ki sandalyede öldüm’’şeklindeydi.

Peki tüm bu olaylar nasıl başladı?

İki kız kardeş ouija tahtası ile oynamaya başladıktan sonra en az bir varlığın onlarla iletişime geçtiği ve bir daha dönmediğiydi.

*Her paranormal olayda olduğu gibi bu olayda da yaşananların kurmaca olduğu yönündeydi.

Olaylar yaklaşık bir buçuk sene daha devam etmiş aile bir odada ışıklar açık bir şekilde hep birlikte uyumuşlardır.Dönem dönem yaşananlardan dolayı anne Peggy’nin de sinir krizi geçirdiği kaydedilmiştir.Aradan uzun yıllar geçip çocuklar zamanla başka yerlere taşınsalar da anne Peggy 2003 yılında vefat edene kadar o evde yaşamaya devam etmiştir.

*Yıllar sonra Janet yetişkin olduktan sonra bu olayların çok küçük bir kısmını ablası Margaret ile planladıklarını geride yaşananların gerçekten olduğunu söylemiştir.

Peki sizce bu olaylar tamamen kurmaca mıydı yoksa bu yaşananlar ‘Hodgson’ ailesinin başına gelmiş miydi?

 

 

Sedalizm

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir