Evlilik Hakkındaki Tuhaf Gelenekler
Evlilik kiminin laneti kiminin hayali. PigmeLaf.Com Sosyal İçerik Platformu olarak Evlilik Hakkındaki Tuhaf Gelenekler yazdık.
1)Gelinin nedimeleri
Nedimeleri düğün gününde geline destek sağlayacak arkadaşları sanıyorsunuz değil mi? Ama orjinal hikayeye bakacak olursak bu tamamen yanlış. Nedimeler aynı gelin gibi giyinen kızlar. Bu uygulamanın sebebi de şeytan ya da herhangi bir kötü ruhun kafasını karıştırıp geline yaklaşmasını önlemek. Eskiden tamamiyle aynı giyinen nedimeler ve geline baktığınızda hangisinin gelin olduğunu söylemek oldukça zor oluyordu.
2)Sağdıç ya da damadın en yakın arkadaşları
Nedimelerin erkek versiyonu. Ancak onların varlığın sebebi gelinin şeytan tarafından fark edilmesini engellemek değil. Onlar gelinin kaçırılmasını önlemek için orada bulunuyorlar.
3)Gelinliklerin beyaz olması
Masumiyeti temsil ettiğini düşünerek böyle olduğunu düşünüyoruz ancak gerçek pek de böyle değil. Gelinler uzun yıllar evlenirken kırmızı elbiseler giydiler. Ta ki Victoria Prens Albert’le evlenirken beyaz bir elbise giymek isteyene kadar. Nedeni ise çok basitti. Victoria beyaz rengi seviyordu. Beyaz gelinlikler başta şok edici gelse de zamanla varlıklı olmanın temsili haline geldi.
4)Gelin buketi
Gelin buketleri afrodizyak etki yaratmak ve kötü ruhları uzak tutmak için kullanılıyordu.
5)Balayının geçmişi
Eskiden kaçarak evlenmek oldukça meşhurdu. Dolayısıyla damat gelini kaçırdıktan sonra bir ay kadar bir süre saklamalıydı. Bu da balayının temelinin nereye dayandığını bize gösteriyor.
6)Evlilik yüzüğü
Yüzük parmağımızda kalbe giden bir damar bulunuyor bu nedenle evlilik yüzüğü o parmağa takılıyor. Bunun yanı sıra evlilik yüzüğü geçmişte kadına geçirilen bir tasma gibi de düşünülüyordu. Parmağına yüzüğü taktığı zaman kadın babasının olmaktan çıkıp kocasının olmaya başlıyordu. Bu geleneğe benzer bir değer gelenek ise bizde bulunmayan ancak yabancı filmlerde/dizilerde gördüğümüz evlilik yolunda gelinin babasıyla yürümesidir. Burada gelin yine babasının ya da ailede bir erkeğin malı olarak sembolize edilir.
7)Kucağa alıp eşikten geçirme
Gelin babasının evini bırakmış olmaktan hoşlanmadığı için damat onu eşikten zorlayarak geçirmelidir. Kucağa alma geleneği de buradan doğmuştur.