Amityville’in Sırlarla Dolu Gerçek Hikayesi

Amityville’in Sırlarla Dolu Gerçek Hikayesi

UYARI: Görseller rahatsız edici olabilir.

*Amityville’de sizce ne olmuş olabilir? Onlarca filme konu olmuş tarihin en çok ses getiren paranormal olaylarından olan bu hikayeyi haydi anlatmaya başlayalım. 🙂

Evde neler oldu tamamen kurmaca mıydı yoksa psikolojik sorunlar yaşayan biri mi neden olmuş yoksa gerçekten kendisinin de söylediği gibi her gece duyduğu sesler yüzünden mi olmuştu?

1974 yılında New York, Long Island’da bulunan Amityville kasabası korkunç bir cinayetle sarsıldı. Bu cinayete kurban giden 1965 yılından beri o evde yaşayan Defeo ailesinin altı üyesiydi.  Anne Louise Defeo, baba Ronald Defeo ve beş çocuklarından dördü sabaha karşı 3:15 civarında 35 kalibrelik bir tüfekle yataklarında uyurken vurularak öldürülmüşlerdi. Ronald Jr. Defeo saat dört civarında bir bara giderek annesiyle babasının vurulduğunu söylemiş ve yardım istemiştir. Polisi arayarak olay yerine gelmesini istemiş ve eve gitmişlerdir.

Eve geldiklerinde evde sadece anne ile babanın değil ailenin diğer üyelerinin de cesetlerini bulmuşlardır. Bulunduklarında tüm aile üyelerin sağ tarafa doğru yüz üstü yattıkları belirtilmiştir. İlk başta bir tetikçiden şüphelenilmiş olsa da  daha sonra yapılan sorguda Ronald Jr.  ‘ bir kere başladığımda duramadım,her şey çok hızlı gelişti ’ ifadelerini kullandı. Altı cinayetten altı kez ömür boyu hapis cezası almış oldu.

Ronald Jr. cinayetleri işlerken alkolün etkisinde olduğunu ve kafasının içinde ki bir takım seslerin ailesini öldürmesini söylediğini iddia etmişti.

Asıl olaylar daha başlamamıştı. Defeo ailesinin cinayete kurban gitmelerinden sora ev bir yıldan biraz daha fazla bir süre boş kalmıştı ve sonrasında yaklaşık 80.000 $’a Lutz ailesine satılmıştır. George-Kathleen Lutz çiftine evde yaşanan olaylardan bahsedilmiş ve onlar için bir sorun olmayacağını belirtmişlerdi.

Aile bu evde sadece bir ay kalabilmişlerdi. Geceleri duvarlardan sesler geldiğini,koridorlardan gelen koşma sesleri duyduklarını ve baba George’nin cinayetlerin işlendiği 03:15’de bir güç tarafından uyandırıldığını söyleyerek,evden ayrılmışlardır.

Evde kaldıkları bu sürede başlarından çok garip olaylar geçmiştir.

Üç çocukları olan aile daha evde ki ilk günlerinde evde bir şeylerin ters gittiğini hissederler. Evi kutsaması rahip Ralph Pecoraro’yu eve davet ederler. Daveti kabul eden rahip eve gelip kutsama ayini yaptığı sırada üst kattaki odalardan birinde onu rahatsız eden bir şey hisseder. Kimsenin o odada kalmaması gerektiğini belirtir.
Eve kutsal su dökmeye başladığında kendisine ‘ dışarı çık ‘ diye bağıran korkunç bir ses duyar. İlk etapta aileye bir şey söylemeyen rahip sonraki günlerde aileye telefonla ulaşmaya çalıştı ancak hatlarda meydana gelen sorundan dolayı kimseye ulaşamaz.

Bir süre sonra Lutz ailesine ulaşmak için yola çıkan peder yolda ufak bir kaza geçirir ve Amityville ulaşamaz. Kısa süre sonra evde ki musluklardan siyah renkte sıvılar akmaya başlar. Aile tamirci çağırdılar ancak çözüm olmadı. Özellikle geceleri dış kapının şiddetli açılıp kapanmasını ailenin bütün üyeleri duymuştu.
Evde ki bu garip olayları en çok hisseden kişi ise ailenin babası George’dir.  Anne Kathleen evde kaldıkları bu sürede sebepsiz yere on bir kilo kaybetmiş ve yaşlanmaya,cildinde kırışıklıklar belirmeye başlamıştı. Evde geçirdikleri son gecede anne ve çocuklardan iki tanesi bilinmeyen güçler tarafından havaya kaldırılmıştı. Bu olay ailenin dayanabildiği son nokta olmuştu.

Aile tüm bu korkunç olayları geride bırakarak ve yanlarına hiçbir şey almadan evi terk etmişlerdir. Ev boşalttıktan sonra  1976’ın Mart ayında Ed-Lorraine Warren çiftinin de içlerinde bulunduğu bir grup paranormal araştırmacı ekip eve girmek için izin alırlar.

Güçlü bir medyum olan Lorraine eve girdiği anda evde bir takım varlıklar olduğunu hissetmiştir. İçlerinden sadece bir varlığın çok kötü niyetli olduğuna kanaat getirmiştir. Yine Warren çifti boş evde gezindikleri sırada ikinci katta fotoğraf çekerken orada olmaması gereken bir varlık görürler. Çıplak gözle göremedikleri varlık bir çocuk şeklindeydi ya da Lutz ailesinden önce orada yaşayan Defeo ailesinin en küçük üyesi ‘ Matthew Defeo ‘  ait olabileceği söylenmiştir.


Lorraine Warren çalışma hayatları boyunca kendilerine ve hayatlarına en çok etki eden olayın Amityville olayı olduğunu söylemiştir.

Evde kameraya yansıyan bir olay yaşanmadığı için Lutz ailesinin yalan mı söylediği tartışılmıştır. Bu olaylar duyulduktan sonra Lutz ailesi popüler olmuş ve yayınladıkları kitap milyonlar satmıştı. Bu olayla ilgi bir sürü film ve belgesel çekilmişti. Bu olaylarla birlikte bir çok tepki alan Lutz ailesi yalan makinesine girmiş ancak aksi bir durum gözlenmemiştir. Söyledikleri makineye göre doğruydu.

*Sizce bu olaylar Lutz ailesinin yalanından mı ibaretti yoksa tüyler ürpertmeye yetecek kadar gerçek miydi?

Sedalizm

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir