Ready Player One: Seksenli Yılların Dayanılmaz Cazibesi

Ready Player One: Seksenli Yılların Dayanılmaz Cazibesi

Ernest Cline’ın aynı isimli romanından uyarlanan, Steven Spielberg’in yönetmenliğini üstlendiği Ready Player One yeni bir fantastik macera ile 30 Mart’ta seyirciyle buluştu.

Tye Sheridan, Olivia Cooke, Ben Mendelsohn, Simon Pegg ve Mark Rylance gibi isimlerin başrolünü paylaştığı filmin bütçesi 175 Milyon USD olmakla birlikte film 2 saat 20 dakika sürmektedir.

Ready Player One’da yıl 2045, dünya kaos ve yok olmanın eşiğinde. İnsanlar kurtuluşu, eksantrik ve muhteşem James Halliday’in yarattığı, büyüyen sanal gerçeklik evreni OASIS’te bulurlar. Halliday öldüğünde büyük servetini OASIS‘te sakladığı dijital paskalya yumurtasını bulan insana devredeceği için, tüm dünya rekabet dolu bir yarışmaya girer. Hiç şans verilmeyen genç kahraman Wade Watts de bu yarışmaya katılmaya karar verir ve kendini gizemin, tehlikenin, keşfin fantastik evreninde, zorlu bir hazine avında bulur.

ABD’de ki gişe rakamlarına göre açılış hafta sonunda üç günde 41,2 milyon dolar, dört günde ise 53,2 milyon dolar hasılat elde eden Ready Player One bu sonuçla en iyi beşinci Paskalya açılışına imza attı.

Ready Player One: Analiz

Film hakkında şahsi bir yorum yapmam gerekirse; 2045 yılında geçen filmde herkes gerçek yaşantısını bir kenara bırakmış VR gözlüklerle kendilerini sanal dünyaya hapsetmiş durumdalar. Çünkü gerçek dünyada yapamadıkları her şeyleri orada yapabiliyorlar. Konusunda da bahsettiğimiz gibi onlara bu dünyayı vaat eden kişi ölüyor ve kendi mirasını bırakmak için bir oyun bırakıyor. Ve kıyasıya rekabetle birlikte serüven böylece başlıyor.

Ready Player One; son yıllarda izlediğim en mükemmel aksiyon filmlerinden biriydi. Tüyleri diken diken eden bir macerası, nefesleri tutturan bir aksiyonu var.Film 80’lerde ve 90’larda hayatımıza girmiş bütün sanal, kurgusal karakterleri tek bir yerde toplayarak onları da katmış. Utanarak söylemem gerekirse filmde bahsedilen çoğu mesajı alamadım, önceki filmleri izlemediğim için. ?  Ama bu mesajlardan bahseden çok güzel bir yorum videosu buldum sizin için. Videonun linkini alta hemen ekliyorum ve izlemenizi öneriyorum.

Spielberg, gençliğine olan özlemini devasa bir aksiyona çevirmiş. Fakat bunu yaparken adını tarihe yazdırmış onlarca farklı evreni ve karakteri tek bir yerde toplayarak yapmış. Şahsen mesajları pek alamasam da sonunda bahsedilen , verilmek istenilen “ana mesajın” çok net farkına vardım. Oyun dünyasına kapılarak dışarı da heba edilen hayatların olduğu o kadar net bir şekilde belli edilmiş ki bayıldım! Son söz olarak eğer tam bir oyun tutkunu, 80’ler 90’lar kuşağına hakim kişilerin kesinlikle izlemesi gereken ama benim gibi bunlara hakim olmayan kişilerin de sonuna kadar zevk aldığı güzel bir film olmuş.

Hala gösterimde olan bu filmi kaçırmamanız için fragman ??

 

Yukarıdaki yazıda bahsettiğim yorum videosu ??

 

Sinem Sarı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir