Sabahattin Ali Hakkında Az Bilinen 8 Bilgi

Sabahattin Ali Hakkında Az Bilinen 8 Bilgi

Sabahattin Ali‘nin kalemini tanıyanlar ve sevenler için, az bilinen bilgileri bu yazımızda bir araya getirdik. Keyifli okumalar.

1- Edebiyata nasıl başladı?

O kadar özel bir adam ki Sabahattin Ali, bu soru için cevabı şöyledir; “Edebiyata okuyarak başladım.”  Almanya, Sabahattin Ali için birçok anlamda hayatında yeniliklerin başladığı nokta olmuştur.

2- Florence’a olan aşkı!

Sabahattin Ali’nin kaleminden çıkmış olan ve artık herkesin bildiği Kürk Mantolu Madonna‘nın garip kadını Maria Puder! Maria Puder; Sabahattin Ali’nin Berlin’de kaldığı pansiyonun işletmecisi olan Florence Puder’den başkası değildir. Ve Sabahattin Ali’nin ona beslediği bir aşk vardır.

3- Sorunlar yaşayan bir annesi vardı.

Birçok kaynakta ya da belgeselde Sabahattin Ali’nin annesinin sorunlarını biraz dışa dönük yaşayan bir kadın olduğu söylenmektedir. Öfke nöbetleri gibi birçok kötü anı da Sabahattin Ali’nin tanık olduğu şekilde yaşamıştır. Annesinin bir kaç kez intiharı denemiş olduğu ve Sabahattin Ali’nin de bir kez intihar etmeye çalıştığı yine bu kaynaklarda geçmektedir. Sabahattin Ali’nin çocukluğunun da ilerisi gibi zor geçtiği söylenebilir.

4- Sabah yıldızı.

Işık görmüyordu evleri ve Sabahattin Ali’nin büyük bir tutkusu vardı; Okumak. Hayatındaki birçok sorunda olduğu gibi yine bir çözüm bulacaktı. Buldu da okumak için sokak lambalarını seçmişti. Bu hareketinden sonra ise ona Sabah Yıldızı dediler.

5- Yozgat’tan kaçmak için Almanya’ya gitti.

Aslında buna kaçmak demeyelim de Yozgat’tan gitmek istedi diyelim. 20 yaşında Yozgat’ta öğretmenlik yapmaya başlar. O dönem, yurt dışına öğrencileri gönderildiğini öğrendi ve başvurusunu yaptı. Diğer öğrenciler ile beraber Sabahattin Ali’de Almanya’ya gitmeye hak kazanmıştı. Büyük bir heyecanla gittiği Almanya onun için her anlamda bir yenilenme olacaktı.

6- Almanya’ya hiç Almanca bilmeden gitti.

Bilmiyordu ancak Sabahattin Ali’nin büyük bir azmi vardı. Okuyarak, anlayarak, dinleyerek ve araştırarak Almanca’yı öğrendi. Bir baktı ki Almanca kitaplar okumaya başlamış!

7- Sabahattin Ali’nin opera ve tiyatro alanına olan büyük katkısı!

Cezaevinden çıktıktan sonraki süreçte çeviriler yapmaya başladı. Türk Opera ve Tiyatrosu’na da ilk çevirileri işte bu dönemde oldu. Carlo Goldoni’den Otelci Kadın, ve Giacomo Antonio Domenico‘nun üç perdelik oyunu olan Madam Butterfly’ın çevirilerini Sabahattin Ali yapmıştır. Sadece edebiyat değil aynı zamanda opera ve tiyatro alanında da oldukça fazla katkısı bulunmaktadır.

8- Kamyonculuk yapmıştır.

Yine iş bulamadığı bir dönemde bir nakliye kamyonu alır ve kamyonculuk yapmaya başlar. Ses adını taşıyan öyküsünde bu döneme dair göndermeleri vardır. Ancak düşündüğü gibi yazarlıktan uzak kalması üzerindeki baskıyı hafifletmez. Artık bulunduğu sınırlar onun için nefes alamayacağı bir zorluk getirmeye başlamıştı. Aslına bakarsanız mücadeleci ve pes etmeyen bir ruha sahiptir. Ama artık gitmekten başka çaresinin kalmadığını düşünmüş olacak ki; başka bir ülkeye gitmeye karar verir. Pasaport çıkartmak için başvuru yapar ve reddedilir. Son çözüm ise gizli bir şekilde gitmeyi denemektir. Zaten başka bir şans bırakmamışlardır. Ne idüğü belirsiz bir kişi tarafından yurtdışı yolculuğu sırasında Kırklareli’nin Üsküp ilçesinin Sazara köyünde öldürülür. Ölümü gazetelerde manşetlerden verilir. Nefretler kusulur ve üzerine bir ton palavralar atılır. Katili olan kişi ise önce 4 yıl ceza alır sonrasında ise af ile serbest kalır.

Ve Türk Edebiyatı 2 Nisan 1948’de Sabahattin Ali’yi kaybeder.

Kübra Çoban

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir