İyi ki Doğdun Bir “Garip” Orhan Veli
Hepimiz uyandığımızda google’ın güzel jestiyle karşıladık Orhan Veli’nin doğum gününü. Edebiyatımıza sonsuz eser bırakan “Bir Garip Orhan Veli”nin hayatını ölümünün 68.yılı, doğumunun 104.yılında kısaca sizler için derledik.
Orhan Veli Kanık Kimdir?
Babası İzmir tüccarlarından Fehmi Bey’in oğlu müzisyen Veli Bey (İzmir, 1881-1953) annesi de Beykoz’un ileri gelenlerinden tüccar Hacı Ahmet Bey’in kızı Fatma Nigar Hanım olan Orhan Veli Kanık İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe bölümünden 2.sınıfta ayrılarak çalışmaya başladı. Bir yıl kadar yardımcı öğretmenlik yaptıkta sonra PTT’de çalışırken askere alındı. Askerden sonra çevirmenlik yapan Orhan Veli buradan da ayrılarak 28 sayı yayımlanan Yaprak dergisini çıkarmaya başladı. 1950’de Ankara’da bir kaza geçirdi. Karanlık bir sokakta, belediye tarafından açtırılan, ama çevresine hiçbir işaret ve lamba konulmayan bir çukura düştü. Başı zedelendi. İki gün sonra İstanbul’a gelen Orhan Veli’nin kardeşi şöyle anlattı; “Vücudundaki sızılardan şikayet ediyordu. 14 kasım salı günü bir arkadaşının evinde öğle yemeği yerken fenalık geçirdi. Hastaneye kaldırıldı. Beyninde damar çatlaması yüzünden başlayan baygınlığının nedeni ilkin hekimler tarafından anlaşılamadı. Alkol zehirlenmesine karşı tedavi yapıldı. Saat 20’de komaya girdi. Bütün gayretlere rağmen kurtarılamayarak Cerrahpaşa Hastanesi’nde hayata gözlerini yumdu.”
Orhan Veli’nin edebiyata ve şiire ilgisi ilkokulda başladı; öğretmeni tarafından desteklenerek yazmaya yönlendirildi. İlk şiiri 1924 yılında Çocuk Dünyası adlı dergide yayımlandı. Lise öğrenciliği yıllarında ise şiire asıl bilinçli yaklaşımı gerçekleşti. Lisede Oktay Rifat ve Melih Cevdet’le arkadaş olan Orhan Veli, “Sesimiz” adlı bir dergi çıkardı (1 Aralık 1936) ve ilk kitabını yine liseli arkadaşlarıyla birlikte (Oktay Rifat, Melih Cevdet), “Garip”adıyla çıkararak (1941) şiirimizde “Garip akımı” ya da“Garip Şiiri” diye adlandırılan bir yeniliğin de kurucusu oldu.
Bu akım; “edebiyatı edebiyat yapmaktan kurtarmaya gelen” bu öncülerin bir bildirisini de taşıdı. Bu bildiriyle edebiyat dünyasında kendine taraftar buldu. İkinci Yeni akımı çıkana kadar etkin olan bu akımdan etkilenmeyen çok az şair kaldı.
Şiiri birtakım kalıplardan kurtarmak amaç taşıyan “Garipçiler” diye de adlandırılan “Garip şairleri”; Dolaysız, yalın, açık seçik bir halk diliyle şiir yazıyordu. Böylece Orhan Veli’nin yaptığı iş, edebiyat tarihimiz açısından “edebiyat zevkimizde devrim” biçiminde adlandırıldı. Geleneksel şiirin yerini bu akım alarak, o güne kadar şiirin özü sayılan söz sanatları bir yana bırakılarak halkın anlayacağı yalınlıkta bir dille şiir yazının önü açıldı.
Şiirlerinin çoğu İngilizce, Fransızca, Rusça, Yunanca gibi çeşitli dillere çevrildi. Müşfik Kenter, Kerim Afşar gibi sanatçılar şiirlerini kasete okudular ve birçok besteci şiirlerini besteledi. Murathan Mungan, şiirlerden kurgulayarak “Bir Garip Orhan Veli” adlı tek kişilik bir oyun yazdı ve bu oyunu Müşfik Kenter oynadı.
Eleştirmen Nurullah Ataç’ın da Orhan Veli’nin şiirlerinin benimsenmesinde payı büyük oldu. Ataç, onun şiirleri hakkında: “Orhan Veli, şiirlerinin hemen hepsinde birer hikaye anlatır, hem de uzun bir hikaye, sanki birer hayat. Ancak bu hikayeleri bütün fazlalıklardan temizler, bize birkaç satırda özü söyleyiverir. O koca hikayeyi şiir üslubuna koyuverir.” sözlerini paylaştı.
Orhan Veli’nin Eserleri;
Şiir:
Garip (Oktay Rıfat ve Melih Cevdet’le 1941),
Garip (yalnız kendi şiirleriyle, genişletilmiş 2. baskı, 1945),
Vazgeçemediğim (1945),
Destan Gibi (1946),
Yenisi (1947),
Karşı (1949).
(Ölümünden sonra) Orhan Veli, Bütün Şiirleri (1951) adıyla basıldı. S
Düzyazıları, eleştiri ve hikayeleri:
Nesir Yazıları (1953),
Denize Doğru (1970),
La Fontaine’in Masalları (49 fabl manzum çeviri, 1943, YKY 2003),
Nasrettin Hoca Hikayeleri (72 fıkra manzum çeviri, 1949, YKY 2003).
Bütün Eserleri Edebiyat Dünyamız (düzyazı, konuşma, 1975),
Bütün Yazıları (1982; 1. cilt Sanat Edebiyat Dünyamız, 2. cilt Bindiğimiz Dal).
Bütün Şiirleri (1975).
İlk kez yayımlananlar içinde Şevket Rado’ya Mektuplar (Oktay Rifat ve Melih Cevdet Anday’la haz. E. Necdet İşli, 2002)
Çeviri:
Bir Kapı ya Açık Durmalı ya Kapalı (A. de Musset, 1943),
Scapin’in Dolapları (Moliere, 1944),
Fransız Şiiri Antolojisi (1947),
W. Shakespeare, Hamlet ve Venedikli Tüccar (C. Labm’dan-Ş. Erdeniz’le, 1949),
Saygılı Yosma (J. P. Sartre, 1961),
Batıdan Şiirler (1963)
Çeviri Şiirler (der. Asım Bezirci, 1982)
El Kapısında (Oyun, Turgenyev’den çeviri, haz. M. Sabri Koz, 1994) yer aldı.
Edebiyatımıza bu kadar güzel katkılar yapan Orhan Veli’nin 104.yaşını kutlarken ,onu en sevdiğimiz şiiriyle yad ediyoruz;