Siyah Beyaz Aşk 24. Bölüm: Kim Haklı?
Eveeet, bir Siyah Beyaz Aşk bölüm hatırlatması, naçizane analizi ile karşınızdayım.
Bölümün başından başlayıp sonuna doğru olayları anlattığım yazıdan ziyade en can alıcı noktaları konuştuğumuz bir yazı olacak sevgili AsFer severler 🙂
Tabi ki en başta herkesin eriyip bittiği,benim gözlerimde kalp emojisi ile izlediğim Aslı ve Ferhat yatak odası sahnesiydi. O yalandan yastığı araya koymalar, gizliden Ferhat’ın yastığı çekmeleri ve Aslının sarılırken bile seni boşayacağım demesi hem güldürdü hem de o aşkları içimizi ısıttı.
AsFer’den devam edecek olursak en en güldüğüm sahnelerden biri de kesinlikle doktor için sıra beklerken “Sevgi ve Saygı” çiftinin diyalogları ve Aslı ve Ferhat’ın o diyaloğa tepkileriydi. Sürekli birbirine aşkım diyen çift gerçekten çekilir gibi değildi. Ferhat’ın “Kadının adı yok herhalde?” cümlesi o kadar haklıydı ki alnından öpesim geldi. Gerçi Ferhat’ı öpmek için haklı olmasına gerek yok dimi kızlar :’) Neyse, gelelim ultrason sahnesine, hem insanın yüzünde bir tebessüm bırakan hem de biraz iç burkan bir sahneydi bana göre. Ferhat’ın
elinin Aslı’nın saçına gitmesi ama kendini durdurması bitirdi beni. Ah ah… Neyse en son fragmanı izleyince biraz olsun rahatlayacak içiniz merak etmeyin. Tabi bunların en başından Ferhat’ın bebeği öğrenmesi var. Aslı’nın tarafından bakarsak Aslı, Ferhat’ın tarafından bakarsak Ferhat haklı bence. Bunun yorumunu size bırakıyorum. Sizce hangisi haklı?
Biraz da diğer karakterlerden bahsedecek olursak, günahım kadar sevmediğim Namık Emirhan(Muhammet Uzuner) ne işler peşinde yine belli değil. Diziye yeni giren Aslı’nın yeğeni Jülide( Selin Köseoğlu) ile yaşadığı ilişki açıkçası midemi kaldırıyor. Jülide demişken sanki az sinir bozucu tip varmış gibi bir de bu kız eklendi diziye. O sahte iyi kız numaraları bir yandan saçma intikam hevesi bir yandan irite etti beni.
Şimdi gelelim Cüneyt(Cahit Gök) ve İdil(Ece Dizdar) ikilisine bence tam birbirlerini buldular. Aynı kafa aynı sinsilik aynı da aynı vallahi. Pislikler,sinsiler falan ama tehlikeli oldukları da bir gerçek. Hele Cüneyt bir de Azad Baba’yı kafalarsa ki karısının ölümüyle can damarından vurup gözüne girdi bile artık sırtı yere gelmez herhalde. Gerçi o yine bir salaklık yapar gibi. Tabi karısının katilinin Namık olduğunu öğrenen Azad Baba(Macit Koper) Namık’ı ayağına getirip silahı çekti.
Şimdi, Gülsüm(Sinem Ünsal) ve Abidin(Timur Ölkebaş) ikilisine gelecek olursak sanki biraz sınırları aşıyorlar gibi. Herkes karşı da olsa onlar vazgeçecekmiş gibi durmuyor. Handan Hanım’ı(Kadriye Kenter) hiç konuşmuyorum bile sinirlerim alt üst oluyor. Yeter(Arzu Gamze Kılınç) ile ilgili konuşacak bir şey yoktu sanki bu bölümde her zaman ki Gülsüm’ü azarlamaları vardı. Tabi Azad Baba ile olan ilişkisi ayrı bir olay sanırım artık o da gönlünü kaptırmaya başladı.
Ayy Dilsiz(Fatih Topçuoğlu) ve Hülya(Burcu Cavrar) çok tatlılar bence. Öyle alttan alttan birbirlerine bir şeyler anlatmaya çalışmaları çok minnoş. Gelelim son olarak Canımız Yiğit’e(Deniz Celiloğu). Amca olduğu için herkesi ayağa kaldırması gülmekten kapanmayan ağzı ile bölüme renk kattı bence. Tabi ki bu dizi de kimsenin uzun süre mutlu olmaya hakkı olmadığı gibi Yiğit’in de yoktu. Namık’ın(yine) iş birliği yaptığı adamların işlerini bozan Yiğit savcıdan bir intikam alacakları barizdi ama bu kadar çabuk mu ya? Biraz sevinmese miydi,gülmese miydi bu çocuk?
Son sahne de tam kahvaltı için börek alan Yiğit eve dönerken vurulmuştu. Bu sırada Aslı ve Ferhat yeni gelmiş ve Yiğit’in vurulduğu görmüştü. Şok içinde ateş eden Ferhat ıskaladı. Ve bölüm bitti. Şimdi sizleri fragman ile baş başa bırakıyorum. Unuttuğum bir şey ve yanlışım varsa affola. Haftaya pazar görüşmek üzere. 🙂