Tüyler Ürperten Oyuncak Bebek Chucky Gerçek Mi?

Tüyler Ürperten Oyuncak Bebek Chucky Gerçek Mi?

Tam olarak gerçek hikaye demek belki yanlış olabilir ancak filmler de izlediğimiz Chucky bir senaryodan ibarettir. Chucky’nin hikayesi yaratılırken Robert The Doll hikayesinden esinlenerek yazılmıştır.

O zaman bu hikayeyi anlatmaya başlayalım. 🙂

1906 yılında Robert Eugene Otto adında ki çocuğa evlerinde ki bir kişi tarafından Bebek Robert hediye olarak verilmiştir. Aslında oyuncak demek pek doğru olur mu bilinmez ancak bu bebek yaklaşık bir metre boyundadır. Bir metre boyunda ve gerçek bir çocuğa benzeyen oyuncak bebek tamamen tüyler ürpertici.

Söylenenlere göre bebeğin korkunç bir laneti vardır. Bebeğe sahip olan ya da ona saygısızlık eden kişi/kişiler tüm olumsuzlukları üzerlerine çekerler.

1800’li yılların sonlarına doğru dört aylık hamile olan kadın bebeğe bakıcılık yapması için birini bulması için kocasını Bahamalar’a gönderir. Kocası, aylar geçmesine rağmen belirlenen sürede eve dönmemiştir. Kocası döndüğünde yanında getirdiği işçilerle birlikte yanında bir de hamile bir kadın vardır.(Tahmin edilebileceği gibi…) Kadında bu durumu düşünür ve zavallı kadını bahçede ki ufacık bir kulübeye hapis eder.

Bahçe için kullanılan eşyaları koymak için kullanılan ve nefes almanın bile zor olacağı bir yer düşünün. Kadın aylarca orada kalmak zorunda kalır ve günde sadece bir öğün yemek veriliyordu. Kadının bebeği doğduktan iki ay sonra koşulların yetersizliğinden hayatını kaybeder.

Bu olanlar yetmezmiş gibi kadın,evin hanımının çocuğuna bakmak zorunda bırakılır. Kadın,çocuğu kendi evladı gibi sevmiş ve benimsemiştir. Bebeğin adı Robert Eugene Otto’dur. Zaman geçtikten sonra işler yoluna girmiştir ve her şey unutulmuştur. Evin hanımı bahçede yürüyüşe çıkar ve o gün dolunay vardır. Bahçenin arkasında çalışanların kaldığı yerden sesler duyar ve o yöne doğru yürür. Çalışanların anlayamadığı bir dilde şarkılar söylemekte ve dans etmektedirler. Bir çeşit Haiti Vodoo dansı olduğu söylenmektedir.

İnanılışa göre dans bir tür seremonidir. Kara büyü yapanlar bu dansı yaparlar. Evin hanımı bir tavuğun canlı canlı kesildiğini görür ve çok korkar. Ertesi sabah bütün çalışanları geri Bahamalar’a gönderir. Robert’a bakan kadın, evin hanımına kendisini Robert’tan ayırmaması için yalvarır. Evin hanımı kararlıdır ve kadını gönderecektir. Evden ayrılmadan önce kadın Robert’a bir bebek verir ve yaklaşık 1 metre boyundadır. Bebeğin üzerinde çocuk kıyafetler vardır ve içi samandandır. Bebek aslında tüyler ürpertici bir görüntüdedir.

Robert Eugene-Oyuncak bebeğin üzerinde ki kıyafete sizce de benzemiyor mu?

Bakıcısının ülkesine dönmesinden sonra yalnız kalan çocuğun tek arkadaşı oyuncak bebeğidir. Robert’ı bebekle sokakta yürürken hatta konuşurken görenlerin sayısı bir hayli fazladır.  Olanlar bu kadar değildir…Çalışanlar gittikten sonra evde açıklanamayan şeyler olur. Bu olanlar için annesi çocuğunu suçlamaktadır ve ona kızar. Küçük çocuk bunları kendisinin yapmadığını,bebeğinin yaptığını söyler.

Çocuk kendisine Robert denilmesine kesinlikle karşıydı ve ikinci adı olan Eugene’i kullanırdı. Söylediğine göre Robert oyuncak bebeğinin ismiydi ve bu şekilde çağırılmak istemiyordu. Evde yaşayan hala küçük çocuk ile oyuncağı arasında ki bağı fark eder ve onları ayırmaya karar verir. Oyuncak bebeği bir dolaba kilitler ve fazla zaman geçmeden kadın hayatını kaybeder. Kadının ölümü hala çözülememiştir.

Eugene 19 yaşına gelir. Bebeğinden hala kopamamıştır,sokakta onunla yürümeye devam eder. Aile Fransa’ya taşınmaya karar verir ve oyuncak bebeği tavan arasına bırakarak evden ayrılırlar. Fransa’da güzel bir kadınla evlenir. Bu düğünden sonra ailesi Eugene’nın büyüdüğü evi onlara verir.  Bir gün çatı katına çıkar ve oyuncak bebeği ile karşılaşır. Eugene,seneler önceki haline döner ve bebekten ayrılmaz. Eşi oldukça rahatsız olur. Eugene’e bebekten kurtulmasını söyler ve evlerinde ki kule gibi yere bebeği koymasını söyler. Bir süre sonra agresifleşen Eugene, eşine zarar vermeye bile kalkışır. Aradan zaman geçmesine rağmen Eugene’de düzülme olmaz.

Eugene,kulede ki odada bebeği için bir yaşam alanı düzenler. Aklınıza neler geliyorsa. Komşuları,bebeği geceleri camda gördüklerini söylerler. 1974 yılında Eugene,kulede ki odada ölü olarak bulunur. Bulunduğu esnada oyuncak bebek,Eugene’nin üzerinde bulunur. Karısı,eşinin ölümünden sonra evi satarak Fransa’ya döner. Eve yeni taşınan aile oyuncak bebeği yatak odalarına elinde kocaman bir bıçakla görürler. (Evet,aklına bir sahne geldi değil mi? )

Bebeğin ünü zamanla yayılmaya başlar ve bu ünü duyan bir gazeteci bebeğin eski evini ziyaret etmek ister. Söylediğine göre ‘’bebek etrafta neler olduğunun farkında,konuşulanları dinlemekteydi’’. Gazeteci,bebeği evinin yakınında ki müzeye verir. Müze Florida’da yer almaktadır ve hala orada bulunmaktadır. Söylentiye göre bebeğin fotoğrafını izinsiz çekmemeli ve aşırı davranışlar sergilememelisiniz. Hatta güvenlikler bile bu konuda uyarmaktadır.

Peki sizler ne düşünüyorsunuz? Oyuncak bebek sizce gerçekten lanetli miydi?

Sedalizm

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir