Alçakgönüllü mü Gururlu mu Olmalıyız?

Alçakgönüllü mü Gururlu mu Olmalıyız?

‘Bizim halk zayıflığı sevmiyor. Bir ortamda mütevazı olmaya kalkarsanız saygı hemen azalmaya başlar, hissedersiniz.’ diyor Nuri Bilge Ceylan. Peki sizce de öyle mi?

Alçakgönüllülük birçok kültürde iyi bir özellik olarak kabul edilir. Fakat yapılan yeni araştırmalar gurur duyma ve bunu göstermenin evrimsel nedenlere bağlı geliştiğini gösteriyor.

Çoğumuz gururun ve övünmenin kötü bir şey olduğunu dinleyerek büyüdük. Ama övünmek bize anlatıldığı gibi yıkıcı bir etken mi gerçekten? O kadar keskin kalıplar içine sokulmayı haketmiyor aslında. Bu duygunun evrimsel bir fonksiyonu var. Yeni bulgulara göre dünya ile iletişimimizde önemli bir rolü var.

Her kültürde ve her yaşta gurur gösterilerine rastlanır. Bu gösteri için belli bir duruş bile vardır: kolları açmak, dik durmak, başı yukarı kaldırmak gibi.British Columbia Üniversitesi’nde psikoloji profesörü ve Pride: The Secret of Success (Gurur: Başarının Sırrı) kitabının yazarı Jessica Tracy’nin yaptığı araştırmalar, doğuştan kör insanların bile bu duruşu sergilediğini ve bunun gururun sosyal bakımdan öğrenilen bir davranıştan ziyade evrimsel yapımızın bir parçası olduğunu gösteriyor.

Başka bir yeni araştırmaya göre, gurur duygusu, kişiye ve etrafındakilere bazı sosyal yararlar getirdiği için ortaya çıkıyor.

California Üniversitesi’nde evrimsel psikoloji profesörü Leda Cosmides, avcı-toplayıcı toplumlarda, kişinin esenliğinin önemi konusunda diğer üyeleri ikna etmede gururun temel rol oynadığını belirtiyor.

Cosmides’in üniversite öğrencileriyle yaptığı araştırmada, zor bir iş üstendiğimizde veya belli bir özelliğimiz nedeniyle duyduğumuz gururun, evrimsel açıdan güçlü bir motivasyon kaynağı olduğu görülüyor.

Değerli bir beceriniz olduğunu göstermenin en iyi yolu, bundan duyduğunuz gururu göstermektir.

Montreal Üniversitesi’nden psikoloji profesörü Daniel Sznycer ‘Bu gururu gösterdiğinizde başarınızı reklam etmiş olursunuz’ diyor.  ‘Aksi halde başarınızın ne olduğunu, size ne kadar değer vermem gerektiğini bilememem.’ diye ekliyor.

Sznycer, Cosmides ve başka araştırmacıların 16 ülkede yaptıkları deneylerde katılımcılara bazı olumlu özellikleri olan insanlar tarif edilmiş ve buna göre o insanları puanlamaları istenmişti. Başka bir gruba ise o özelliklere sahip olmaları durumunda ne kadar gurur duyacakları sorulmuştu.

Puanlama ile gurur düzeyi arasında bir paralellik vardı. Sonuç olarak bir özelliğin bize gurur vereceğini düşünüyorsak, o özellik diğer insanlara da iyi görünme durumudur. Başarıdan hissettiğimiz gururun büyüklüğü, diğer insanların o başarıya verdiği değerle belirlenir.

“Gurur hissinin yoğunluğu, sosyal dünyanın yaptığınız şeye ne kadar değer vereceğinin ölçüsüdür” diyor Cosmides. “Bu duygular karar mekanizmanıza gönderilen sinyallerdir. Sosyal bakımdan ne kadar yarar göreceğinizi kestirirler.”

Bu araştırma sanayileşmiş ülkelerde yapılmıştı. Bu yüzden gururun evrim yoluyla insanda oluşmuş bir özellik mi olduğu yoksa medya yoluyla öğrenilmiş bir davranış mı olduğu sorusu netlik kazanamadı. Bunun sonucunda yeni bir araştırma yapıldı. Her kıtadan küçük toplulukları da temsil edecek tarzda 567 kişi seçildi ve önceki araştırmada sorulanlara benzer sorular soruldu.

Araştırma sonucunda aynı bağlantı öne çıktı. İnsanların belli özellikler için duyacakları gurur derecesi başkalarının o özelliklere karşı duyduğu hayranlık derecesi ile bağlantlıydı.

Sznycer, gurur ile ona verilen sosyal değer arasındaki bağlantının insan olmanın bir özelliği olarak evrildiği kanısında.

Peki gurur bu kadar önemliyse neden olumsuz görülüyor?

Uzmanlara göre asıl sorun, bir şeyden dolayı duyduğumuz gurur, ona verilen gerçek sosyal değeri aştığı zaman ortaya çıkıyor ve hayranlıktan ziyade güceniklik yaratıyor.

Jessica Tracy’ye göre işin sırrı kibir ile gurur arasında ayrım yapabilmekten geçiyor.

Yani özsaygının düşük olması, fazla arkadaş sahibi olmama, saldırganlık gibi özelliklerle bağlantılı görülen kibirken,  hedeflerimizi başarıp kendi değerimizden şüphe duymadığımızda hissettiğimiz gerçek gururun ayrımını yapmamız gerekiyor.

“Çoğu insanın aklına ilk gelen ‘kötü gurur’ oluyor… bu kibir, böbürlenme, kendini gözünde büyütme özelliğidir. Oysa başarıları karşısında hakiki gurur duyanlar “sosyal ilişkilerde çok başarılıdır, özsaygıları yüksektir, ilişkide oldukları partnerlerine yakından bağlıdırlar, ideal kişilik özelliklerine sahiptirler”.

Önemli olan gurur duygusunun narsisizm veya gururdan değil, gerçek başarıdan kaynaklanıyor olmasıdır. Narsisizm optimal seviye olmayabilir, ama sağlıklı ve dayanakları olan bir gurura kucak açmak gerekir. Zira evrim bize bu gurur duygusunu hissettiriyor denebilir.

Kbuse

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir