Profesyonel Gıybetör Olmak İçin Altın Kurallar
Bazıları haftanın her gününü Pazartesiymişçesine sendromlu geçirir, bazıları ise “keşke hep ofiste kalıp çalışsam” diyecek kadar işine aşıktır. Ancak bir gerçek var ki işimizi sevsek de sevmesek de iş başında vakit bir türlü geçmek bilmez.
İş ortamında zaman geçirmek için ilk tercih tartışmasız gıybettir. Hele ki mevzu bahis ofis içi gıybetse zamanın nasıl geçtiğini anlamazsın bile. Ama gıybet şakaya gelmez. Ufacık bir falso seni işinden edebilir. Tuvalette, cafede, terasta ya da ayak üstü ofis ortasında… Her an kıskanç iş arkadaşın Arzu’ya ya da dedikodu çaycı Cengiz’e yakalanabilirsin. Gıybeti bu kadar keyifli yapan şey zaten yükselttiği adrenalindir. Gizli saklı kuytu köşede yapılan gıybetin tadını hiç bir şey veremez. Önemli olan yakalanmamak değil, ustaca konuyu değiştirebilmektir. Son dakika yakalanmadan konuyu değiştirirsen alacağın o inanılmaz haz… Tabii bunu yapmak o kadar kolay değil. Emek ister, çalışma ister… Kısa zamanda iyi bit gıybetör olmanın altın kurallarını veriyorum. Bunu da kimse yapmaz.
İlk iş kendinizi şartlamak
Konuşmaya başlamadan önce “Biri ortama girerse hemen konuyu değiştirmeliyim!” şeklinde kendinize telkinlerde bulun. Ve beyninde biri gelirse hemen geçiş yapılacak konuyu belirle. Herkesin fazla dikkatini çekmeyecek konuya odaklanmadan ortamdan uzayıp gideceği bir konu olması önemli bir nokta. Örneğin “İnsan kaynaklarından Berke Beyin ağzını şapırdatarak yemek yemesi” penceresi açılmalı ve konuşma sırasında bu pencere arka planda açık durmalı.
Yalan geçişindeki saniyelik “es”i kontrol et
Bir şeyi gizlemek dünyanın en zoru işi olsa gerek. Profesyonel yalancı olsak bile konu değiştirme işlemine geçerken beyin devreleri zorlanıyor. Ve o geçişi yaparken arada verilen saliselik es ile ortama giren kişi “Oooo burada bir gıybet var” diyor. Gıybet esnasında arka planda açık tutulan konuya öyle bir geçmelisin ki arada salise sekmemeli. Bunu öyle bir yap ki alem gıybetör görsün!
Anlık gözlerdeki kaymaya aman dikkat!
Gizli bir konu konuşuyorsun tabi gözlerin fıldır fıldır dört dönecek. Biri geliyor mu gelmiyor mu diye her an tetikte olacaksın. Ama bu kontrolün büyük bir kısmını gözlerin değil kulakların yapmalı. Ortama giren kişiyle göz göze geldiğin an konuyu değiştirirsen işte yandın! Gözler insanı ele verir. Kulaklarınla ortamdaki ayak seslerini dinleyip ona göre geçişe hazır olmalısın. Bir yandan gıybeti dinle bir yandan ortamı dinle tabi kolay iş değil. Ama gıybet profesyonellik gerektirir unutma!
Ben amatör bir gıybet severim diyorsan kurallara boğulma. Yok ben tiryakiyim gıybet benim can suyum diyorsan tavsiyelerimi dikkate al. Profesyonel bir gıybetör olma yolunda başarılar!